Yeni Bir Hayata Köprü Kurmak

Marshall Vian Summers
Tarafından alındığı gibi
25 Şubat 2008 tarihinde
Boulder, Colorado’da

Bu kayıt hakkında


Bu ses kaydında duyduğunuz Melekler Meclisinin Marshall Vian Summers vasıtasıyla konuşmasıdır.

Burada, kelimelerin ötesinde var olan, Tanrı’nın orjinal iletişimi, dünyayı gözeten Melekler Meclisi tarafından insan diline ve anlayışına çevrilmiştir. Melekler Meclisi daha sonra Tanrı’nın mesajını Elçi aracılığıyla iletir.

Bu harikulade süreçte Vahyin Sesi tekrar konuşuyor. Kelime ve Ses dünyada. Tarihte ilk kez sizin ve dünyanın tecrübe edebilmesi için sözlü vahyin özgün kayıtları mevcut.

Vahiy armağanını alanlardan olasınız ve O’nun benzersiz Mesajı’nı kendinize ve hayatınıza kabul edecek kadar açık olasınız.



Okuyucuya not:
Bu çeviri, orijinal İngilizce metni çevirmek için gönüllü olan Yeni Mesaj öğrencileri tarafından Derneğe sağlanmıştır. Bu çeviriyi, insanların bu yeni formda kendi dillerinde bir araya getirme şansı bulabilmeleri için bu ilk haliyle dünyaya sunuyoruz.

Belli bir noktada, bu Yeni Vahyin size yeni bir yaşam vermek için burada olduğunu fark edeceksiniz. Bu sadece iyileştirmeler yapmak ya da ruhani bir anlamla tatlandırmak ya da düşüncelerinizi, inançlarınızı ya da geçmiş eylemlerinizi yukarıdan gelen bir tür kutsamayla onaylamak için değildir.

Bir noktada, yaşadığınız hayatın gerçekten sizin için uygun olmadığını fark edersiniz. Bu bir ödündür. Ve bu ödün çok büyük olmuştur. Hatta çok kapsamlı olmuştur. Bu, kendinizi nasıl gördüğünüz, başkalarını nasıl gördüğünüz ve dünyayı nasıl gördüğünüzle ilgili bir ödündür. Ve bu farkındalığa direnilse de, belki inkâr edilse de ve daha fazla ödünler aranacak olsa da, aslında bu sizin için büyük bir umudun başlangıcını temsil etmektedir.

Ya da Tanrı içinize yerleştirilmiş olan daha derin Zekâ olan İlim olmadan, ödünlerle dolu bir yaşam süreceğinizi bilir. Güvenlik için, onaylanmak için, zenginlik ve avantaj için ödün vermeye çalışırdınız. Alay edilmekten, eleştirilmekten, kınanmaktan ve hatta sosyal olarak reddedilmekten kaçınmak için ödün vermeye çalışırdınız. Ödün vermek her şeye -inançlarınıza, tutumlarınıza, isteklerinize, faaliyetlerinize, planlarınıza, hedeflerinize- nüfuz edecekti. Bu, kim ve ne olduğunuzla bağlantınızı gerçekten kaybettiğiniz bir noktaya kadar artacaktı.

Artık toplumunuzun bir ürünü, toplumun beklentilerinin bir ürünü ve kendi kişisel düşüncelerinizin bir ürünü haline geldiniz. Ancak yaşamınızın daha derin konuları ve anlamı ile bağlantınızı kaybettiniz. Başarılı olsanız ve hedeflerinize ulaşsanız bile, bu boş olacak, sevinç kısa sürecek ve zaman, enerji ve çabanın büyük bir bedeli olacak. Ve ödüller anlık ve geçici olacaktır.

İnkâr edilen ve kaçınılan bu farkındalık, sizin için daha büyük bir vaadin başlangıcıdır. Buna direnmeyin. Buna karşı çıkmayın. Yaşamınızda büyük değişiklikler yapmak zorunda kalabileceğinizden yakınmayın. Elbette yapacaksınız çünkü size yeni bir yaşam veriliyor – eski yaşamınızın biraz daha iyi bir yorumu değil, sadece yeni manzaralar, yeni yüzler ya da yeni uyarılma biçimleri değil. Bu kozmetik bir değişim değildir. Bu sizin için çok daha büyük bir öneme, derinliğe ve anlama sahip bir değişimdir.

Bu, kalbinizin çok uzun zamandır özlemini çektiği, çok uzun zamandır emek verdiğiniz türden bir değişimdir. Ve şimdi hiçbir şey olmamış gibi görünüyor. Kültürünüzün beklentilerini karşılayamamış gibi görünüyorsunuz. Hatta başarısız olduğunuzu, ailenizin, kültürünüzün ve hatta dininizin hedef ve beklentilerini yerine getiremediğinizi bile düşünebilirsiniz. Ancak bu görünüşteki başarısızlıkta daha büyük bir başarı vaadi vardır. Bu yeni fırsata, yaşamınızdaki bu açılıma, bu yeni başlangıca sahip olabilmek için eski yaşamınız sizi başarısızlığa uğratmalı ya da siz onu başarısızlığa uğratmalısınız.

Pek çok insan sanki eski yaşamlarına bir tür eklentiymiş gibi, [sanki] maneviyat yaşamlarının tatsızlığına bir baharatmış gibi vahiy almak ister. Bu onların üzerine ekleyecekleri bir şeydir. Şimdi ruhani olacaklar, ruhani şeyler yapacaklar, ruhani düşünceler düşünecekler ve düzenleyici ve canlandırıcı görünen faaliyetler yapacaklar.

Ama yine de bunların hepsi onaylanmak içindir. Bunların hepsi daha fazla zevk, daha fazla konfor ve daha fazla güvenlik aramak içindir. Bunun motivasyonu, kişiyi zenginlik ve zevk aramaya ve hayattan kaçmaya yönlendiren motivasyondan farklı değildir. Gerçek değildir. Sonuç olarak da sahici bir sonuç vermez. Burada çok farklı bir şeyden bahsediyoruz.

Bu yeni yaşamın ne anlama geldiğini henüz bilmiyorsunuz. Henüz neye benzeyeceğini bilmiyorsunuz çünkü bu yeni bir şey. Sizin icadınız değil. Alışkın olduğunuz şey değil. Ve böylece bu köşeyi çok yavaş dönmeye başlarsınız.

Hayatınızda bu farkındalığı size getiren önemli olaylar olsa bile, yolculukta öğrenmeniz, uyum sağlamanız ve kendi içinizde daha derin bir güven temeli kazanmanız için size zaman tanıyacak pek çok adım vardır; böylece hayatınız dıştan yönlendirilmek yerine içten yönlendirilebilir, kültürlerinin değerlerini taklit eden biri olmak yerine güç, kuvvet ve bütünlük sahibi bir kişi olabilirsiniz.

Burada pek çok şeyin yeniden öğrenilmesi gerekecektir. Bunların yeniden değerlendirilmesi gerekecek. Düşüncelerinizin çoğunun yeniden gözden geçirilmesi gerekecek. Sıkı sıkıya bağlı olduğunuz inançlarınızın birçoğunun sorgulanması ve hatta bazı durumlarda bir kenara bırakılması gerekecektir. Bu özgürlüğün bedelidir. Bu, kişinin daha büyük bir yaşam, sahici bir yaşam, [kendi] içindeki İlim ile uyumlu bir yaşam, dünyaya yerine getirmek üzere gönderildiği kaderi gerçekleştiren bir yaşam sürme fırsatına sahip olmak için ödediği bedeldir.

Bu dönüm noktasına kadar sadece yarı canlısınız. Evet, kalbiniz atıyor, damarlarınızdan kan akıyor, duyularınız etrafınızdaki dünyayı bildiriyor ve hayatınızın hareketlerini sürdürüyor, sorumluluklarınızı ve yükümlülüklerinizi yerine getiriyor ve bir tür zevk veya rahatlama aramaya çalışıyorsunuz. Ancak bu boş bir varoluştur. Hayatınızın gerçek anlamı ve değeri henüz keşfedilmemiştir.

Bu dönüm noktasına kadar sadece yarı canlısınız. Evet, kalbiniz atıyor, damarlarınızdan kan akıyor, duyularınız etrafınızdaki dünyayı bildiriyor ve hayatınızın hareketlerini sürdürüyor, sorumluluklarınızı ve yükümlülüklerinizi yerine getiriyor ve bir tür zevk veya rahatlama aramaya çalışıyorsunuz. Ancak bu boş bir varoluştur. Hayatınızın gerçek anlamı ve değeri henüz keşfedilmemiştir.

Bu noktaya kadar, Tanrı’nın size rehberlik etmesi ve sizi koruması için içinize yerleştirdiği daha derin Zekâ olan İlim, sizi zarardan uzak tutmaya çalışacak, sizi gelecekte daha yüce bir yaşamı keşfetme ve yaşama yeteneğinize ters düşecek ciddi ve uzun süreli hatalar ve taahhütler yapmaktan alıkoymaya çalışacaktır.
İşte bu erken aşamada İlim içinizde saklıymış gibi görünecektir, ama aslında hala sizi beladan uzak tutmaya ve hayatınızı bir başkasına ya da durumlara ya da yerlere, insanlara vermenizi engellemeye – hayatınızı serbest tutmaya – çalışmaktadır.

Elbette pek çok insan bu erken aşamadadır. Ortaya çıkış onlar için henüz gerçekleşmemiştir. Ne zaman olacağı, nasıl olacağı ve hatta olup olmayacağı bile sizin söyleyemeyeceğiniz bir şeydir. Bu bir gizemdir.

Gördüğünüz gibi, bu ortaya çıkış öncesinde, gerçekten de dünyada işlevsel bir insan olmak için bir temel inşa ediyorsunuz. Yaşam becerileri geliştiriyorsunuz. Bu dünyanın zevklerini ve acılarını deneyimliyorsunuz. Zevk arıyor, acıdan kaçınıyor ve yol boyunca hayal kırıklığı yaşıyorsunuz.

Bu erken hazırlık, gelecekte gerçekleştirebilecekleriniz, başarabilecekleriniz ve başkalarına iletebilecekleriniz açısından son derece önemli olabilir. Bu erken aşamada yapacağınız en aptalca hatalar bile size bilgelik kazandırmada çok önemli olabilir – size neyin gerçek olduğunu öğretmek, neyin gerçek olduğuna değer vermek, neyin iyi olduğunu sadece iyi görünenden ayırt etmenize yardımcı olmak, gerçek eğilimlerinizi zayıflığınızı ve güvensizliğinizi temsil eden dürtülerden ayırt etmenize yardımcı olmak için çok önemlidir.

Belki de bu erken aşamada, zaman zaman sizi izleyen bir Mevcudiyet olduğunu hissedeceksiniz. Sizinle birlikte olan bir Mevcudiyet olduğunu hissedeceksiniz. Ve zaman zaman muhtemelen yaşamınızda yapmanız gereken daha büyük bir şey olduğunu düşüneceksiniz. Ama bu farkındalık henüz sizi gerçekten etkilemedi. Temelinizi gerçekten sarsmamıştır. Bu yalnızca akıl düzeyinde düşündüğünüz bir şeydir. Kalbinize gerçekten nüfuz etmemiştir.

Buradaki başarısızlıklarınız ve hayal kırıklıklarınız sizin için büyük umut vaat ediyor. Kendinizde, başkalarında ve uğruna bu kadar büyük bedeller ödediğiniz büyük zevklerde yaşadığınız hayal kırıklığı, bu farkındalığın yolunu açıyor. Ve bu farkındalık sadece geçici bir an olmayacaktır. Hayatınızın akışını değiştirecek bir şey olacaktır. Ve yolculuğunuzun ikinci aşamasında çok uzaklara seyahat edene kadar size ne olduğunu ya da değişimin doğasını ve amacını anlamayacaksınız.

Burada nasıl yaşayacağınıza dair verilecek olan kılavuz ilkeler yaşam yolculuğunuzun bu ikinci aşamasıyla ilgilidir. Bu büyük eşikten geçmemiş, bu dönüm noktasını deneyimlememiş kişilere hitap etmemektedir. Onlara faydalı ama kafa karıştırıcı görünecektir. Kısıtlayıcı görünecektir. Onların özgürlük anlayışlarına meydan okuyacaktır. Çok fazla çaba ve sorumluluk gerektiriyor gibi görünecektir çünkü onlar henüz bu çabayı göstermeye ya da bu sorumluluğu üstlenmeye hazır değillerdir.

Hâlâ hayattan istediklerini elde etmeye çalışıyorlar. Temel ihtiyaçlarının ötesinde, hayattan istediklerini elde etmeye çalışıyorlar. Dünyaya bir amaç için gönderildiklerinin henüz farkında değiller. Kadim Evlerine dair hiçbir anıları yoktur ve bu yüzden bu yaşamın her şey olduğunu, her şeyden önemli olduğunu düşünürler. Anı yaşamak istiyorlar, kendileri için. Dolayısıyla, bu büyük eşikten sonra kişinin kazanmaya başladığı çok farklı bir farkındalıktır. Burada yaşamaya dair kılavuz ilkeler yalnızca yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda başarı için vazgeçilmez hale gelir.

İlk şart, meydana gelmekte olan büyük değişimi kabul etmek ve açıklamayı açık bırakmaktır. Bunu anlamanız mümkün olmayacaktır. Aklınız geçmiş ve önceki yaşamınıza referanslıdır. Şu anda sizde meydana gelmekte olan şeyi, şu anda hissettiğiniz dürtüleri ve içinizde yavaş yavaş ortaya çıkmakta olan yönelimi açıklayamaz. Aklınız deneyecek ama bunun anlamını kavramakta başarısız olacaktır.

Bazı insanlar burada geriye doğru gitmeye çalışır. Kendilerine güvenlik, istikrar ve özgüven duygusu verdiğini düşündükleri şeye geri dönmek isterler. Ancak ne yazık ki artık çok ileri gitmişlerdir, çünkü bu girişimler boş olarak görülecek, onları yalnızca tatmin edici bulmadıkları – anlam, amaç ve değerden yoksun – eski yaşamlarına geri çekecektir. Şimdi yeni bir tür yolculuğa çıkıyorlar ve bunu tanımlayamıyorlar.

Bu nedenle, bu değişimin gerçekleşmesine izin verin. Onu tanımlamaya çalışmayın. Hatta onu tanımlamaya çalışmak için diğer ruhani geleneklerden gelen fikirleri bile kullanmayın. Bunun bir gizem olmasına izin verin, çünkü sizin için bir gizem olacaktır.

Gizem, aklın ötesinde var olur. Bunu onurlandırın. Bunu kabul edin. Gizem şimdi yaşamınızda ortaya çıkmaya başlıyor, oysa daha önce geri çekilmişti. Önceden, yaşamınızda ortaya çıkabileceği hiçbir yer yoktu – size rehberlik etmek, sizi kutsamak ve sizi hazırlamak için. Şimdi Gizem ortaya çıkmaya başlıyor. Bunun olmasına izin verin.

Öncelikle insanlarla olan ilişkileriniz, ikincil olarak da yaşadığınız yer, yaptığınız iş, faaliyetleriniz, hobileriniz, ilgi alanlarınız ve benzeri şeylerle olan ilişkileriniz konusunda ne yapmanız gerektiği konusunda kafanız karışacaktır. Bu kafa karışıklığının var olmasına izin verin. Bu sağlıklı bir durumdur. Doğaldır. Geçiş sürecinin bir parçasıdır.

Yeni bir hayata doğru bir köprü inşa ediyorsunuz. Henüz o yeni hayatı tam olarak yaşamıyorsunuz. Bir köprü inşa ediyorsunuz. Geçiş dönemindesiniz. Geçişler kafa karıştırıcıdır çünkü bir anlayıştan başka bir anlayışa, bir yaşam deneyiminden başka bir yaşam deneyimine geçiyorsunuz. Geçişler geri dönemeyeceğiniz anlamına gelir ve tam olarak ileri gitmek için yeterince ileri gitmemişsinizdir, bu yüzden bu köprüde olmanız, bu geçişten geçmeniz gerekir.

Geleceğinizi açık bırakın. Sadece dünyada varlığınızı sürdürmek için yapmanız gerekenlerin ötesindeki planları bir kenara bırakın. Burada netliğin geleceğinden emin olmalısınız ve netlik, ilerlemeye hazır olduğunuzu hissettiğinizde ve yeni bir bölgeye doğru ilerlemeye istekli olduğunuzda gelecektir.

Tereddüt ettiğiniz sürece, netlik gelmeyecektir. Pazarlık yaptığınız ve eski yaşamınızdan bir şeyler saklamak için bir tür anlaşma yapmaya çalıştığınız sürece, kesinlik gelmeyecektir. Netlik gelmeyecektir çünkü henüz o köşeyi dönmemişsinizdir. Sanki yanıt dağın yamacındadır ve onu bulmak için dağın etrafından dolaşmanız gerekir.

Bu akıl için kafa karıştırıcı bir durumdur. Ama şimdi akıl içinizdeki daha büyük bir güce, Tanrı’nın size rehberlik etmesi, sizi kutsaması ve sizi bu daha büyük yaşama hazırlaması için içinize koyduğu güce boyun eğmelidir. Yaptıklarınızda ve kendinizi adadığınız şeylerde, yaşamda kendinizi neye adadığınız, zamanınızı ve enerjinizi nasıl kullandığınız ve benzeri konularda hala çok sorumlu olmanız gerekecek, ancak şimdi içinizde hareket eden daha büyük bir şey var.

Sonra, gidip tüm arkadaşlarınıza ve ailenize anlatmayın, çünkü anlamayacaklardır. İçlerinden biri bu köşeyi dönmemişse, aptallık ettiğinizi düşünecekler ya da başınıza kötü bir şey geldiğini veya şüphelendikleri bir şeyden etkilendiğinizi düşüneceklerdir. Hatta delirdiğinizi bile düşünebilirler.

Bu nedenle, bu yeni deneyimi mümkün olduğunca kendinize saklamalısınız. Şanslıysanız, ya şu anda ailenizin içinde ya da tanışacağınız bir kişi size ilerlemeniz için bir işaret verecektir.

Yeni deneyimlerinizi, size gelen düşünce ve fikirlerin tuhaflığını ve mucizesini ve sizi geçmişten özgürleştirdiğini hissettiğiniz değişimi paylaşmak isteyeceksiniz. Ancak bunu kiminle paylaştığınıza çok dikkat etmelisiniz çünkü diğerleri sizi anlamayacaktır. Ve onların anlayış eksikliği, eleştirileri ve kınamaları sizi gerçekten incitecek ve özgüveninizi yok edecektir.

Dıştan yönlendirilen bir kişi olmaktan içten yönlendirilen bir kişi olmaya geçmek muazzam bir değişimdir ve başlangıçta kendinizi çok sarsılmış hissedeceksiniz. Kendinizi çok güçlü hissetmeyeceksiniz. Ne yaptığınızdan çok emin olamayacaksınız. Büyük bir ormanda kendi başına ayakta durabilecek kadar güçlenene kadar korunması gereken küçük bir filiz gibi olacaksınız.

Dolayısıyla bu başlangıçta, yolculuğunuzun bu erken bölümünde tehlikeler vardır. Olgunlaşmamış çıkarımlar, başkalarına karşı düşüncesizlik, kendinden şüphe duyma, yaşamınızı tanımlamaya çalışma – tüm bunlar tehlikedir çünkü ilerlemenizi engelleyebilirler. Ve bu yolculuk bir kez başladığında, ilerlemeye devam etmelisiniz. Bu çok önemlidir. Büyük bir dağa tırmandığınızı düşünün, biraz irtifa kazanmaya başladığınızda, geri dönmek zorunda kalmak istemezsiniz. İleriye gitmeniz gerekir.

Tanrı’nın içinize yerleştirdiği İlim sizi ilerlemeye, gözlerinizi açık tutmaya, kulaklarınızı açık tutmaya, çok uyanık olmaya, çok dikkatli olmaya teşvik edecektir. Tanrı’nın sizi şimdi her türlü zarardan koruyacağını ve sizin için yaralanma, hayal kırıklığı ve trajediyi önleyeceğini düşünmeyin. Çok dikkatli olmalısınız. Bu daha büyük bir farkındalık kazanmanın bir parçasıdır.

Önceden dikkatli değildiniz. Pervasızdınız. Aptaldınız, düşüncesizdiniz. Şimdi uyanık, anlayışlı, sabırlı ve dikkatli olmalısınız. Bunu yaparken, hayatınızı, zamanınızı, enerjinizi anlamsız uğraşlarla ve asla çözüme götürmeyecek düşüncelerle; kendinden kuşku duymakla, kendini suçlamakla, başkalarını yargılamakla ve çoğu insanın çevrenizde sürdürmeye devam ettiği son derece yüzeysel konuşmalarla nasıl boşa harcadığınızı göreceksiniz.

Ardından, kaynaklarınızı toplamalı ve enerjinizi korumalısınız ki yalnız kalmak, hareketsiz olmayı ve dinlemeyi öğrenmek için zamanınız olsun. Artık uyarılmaktan çok sessizlik arayacaksınız. Etrafınızdaki sosyal faaliyetlerin sizin için ağırlaştırıcı ve rahatsız edici olduğunu göreceksiniz, çünkü artık başka bir şeye ihtiyacınız var. Dinlemeye ihtiyacınız var. Sessiz olmaya ihtiyacınız var. İçinizde ortaya çıkan bu güçle daha büyük bir bağlantı kurmaya ihtiyacınız var.

Bu sizin önceliklerinizi değiştirecektir. Bu sizin arzularınızı değiştirecektir. Bu sizin kararlarınızı etkileyecektir. Ve daha önce başkalarıyla yaptığınız şeyleri artık yapmakla ilgilenmediğinizi göreceksiniz. Hiçbir zaman gerçekten tatmin edici olmayan şeylerden artık sadece kaçınmak isteyeceksiniz. Onların boşluğunu görecek ve onları istemeyeceksiniz ve onlar sizin için bir sinir bozucu olacak. İnsanların konuşmalarındaki küçüklük ve yüzeysellik ile başkalarını alışkanlık haline getirdikleri şekilde kınamalarını da can sıkıcı bulacaksınız.

Bu doğaldır. Kendinize dönmenin, gerçek değerlerinizi, gerçek önceliklerinizi, size koşullandırılmış olan her şeyin aksine doğal eğilimlerinizi bulmanın anlamı budur. Diğer insanlardan uzakta zaman arayacaksınız. Yalnız kalmak isteyeceksiniz. Sürekli uyarılmak istemeyeceksiniz. Bunu yapmak için özgüvene ihtiyacınız olacak. Çoğu insan, tekrar kendilerinden geçmeden önce beş saniyeden fazla hareketsiz oturamaz. Burada oturmalı ve dinlemelisiniz. Doğaya bakın. Dünyanın, doğal dünyanın seslerini dinleyin.

Burada enerjinizin -zihinsel enerjinizin ve fiziksel enerjinizin- geçmişte nasıl kötüye kullanıldığını göreceksiniz ve şimdi onlara ihtiyacınız olduğu için onları korumak isteyeceksiniz. Gücünüzü topluyorsunuz. Kaynaklarınızı topluyorsunuz. Hayatınızı bir kenara atmıyorsunuz. Geminizin sızıntı yaptığı, başkalarına ya da durumlara karşı zemin kaybettiğiniz -alışkanlık ya da başkalarının tasarımları yoluyla- tüm delikleri tıkamak istiyorsunuz.

Yeni Mesaj burada sizinle konuşacaktır, çünkü Tanrı’nın Gücü ve Gizemi ile doludur. Ve şimdi sizi çeken de bu Güç ve Gizemdir. Hayatınızda gerçekten olan şey, Tanrı’nın içinizde hareket ediyor olmasıdır. Tanrı sizi harekete geçiriyor.

Ancak bu hareket başlangıçta bir şeylerden özgürleşmektir. Bağlantıyı koparmak zorundasınız. Eski bir yaşamı yeni bir yaşama taşıyamazsınız ve bu nedenle aşamalı bir kopuş yaşarsınız. Bu kopuşun bir kısmı fizikseldir. Faaliyetlerinizle ve başkalarıyla olan ilişkilerinizle ilgilidir. Ama büyük bir kısmı da içseldir. Bu sizin fikirlerinizdir. Zorlamalarınızdır. Yapmanız gerektiğini düşündüğünüz şey, kim olmanız gerektiğini düşündüğünüz şey, neye sahip olmanız gerektiği ya da başkalarıyla nasıl olmanız gerektiğidir. Çünkü sosyal koşullanmanın gerçekte gerçekleştiği yer burasıdır.

Ve ilerlediğiniz her gün, bu zincirleri kırarsınız. Üzerinizdeki güçleri giderek azalır. Dağda ilerledikçe, ovaların çekiciliği ve cazibesi geride kalır ve daha özgür ve hafif olursunuz ve başkalarının beklentileri ve başlangıçta asla gerçek olmayan kendi ihtiyaçlarınızla daha az yüklenirsiniz.

Bu süre zarfında medyaya maruz kalmanızı sınırlandırın. Çok fazla kitap okumayın. Gerçekten ilham verici olmadıkça filmlere gitmeyin, çünkü gücünüzü topluyorsunuz. Gücünüzü kendinize çağırıyorsunuz. Enerjinizi muhafaza ediyorsunuz. Artık dikkatinizi dışarıdan çok içeriye veriyorsunuz. Dünyanın gürültüsünden uzaklaşıyorsunuz. Buna izin verin. Bunu takip edin. Bunu güçlendirin. Çünkü bu doğal bir eğilimdir.

Uzun süredir devam eden arkadaşlıklar varsa ve artık sizi takip edemiyorlarsa, sevgiyle gitmelerine izin vermeniz gerekecektir. Sizden uzaklaşacaklar, çünkü henüz dağın bu kadar yukarısına çıkamazlar. Siz onların gidebileceğinden daha ileriye gidiyorsunuz. Onların dönmediği bir köşeyi döndünüz.

İlk aşamalardaki en zor şey, insanların başkalarına -arkadaşlarına, ailelerine- karşı olan yükümlülükleridir. Bu yükümlülüğün tek istisnası çocuklarınızın yetiştirilmesidir ve onlar yetişkinliğe ulaşana kadar bunu yapmak zorundasınızdır. Ancak diğerleriyle olan ilişkiniz artık şüphe altında. Yaşlı ya da hasta bir ebeveyne bakmak zorunda kalacağınız durumlar olabilir ve bu uygundur. Ancak bunun ötesinde, Tanrı’ya bağlılığınızı inşa ediyorsunuz ve bu da başkalarına ve onların size olan bağlılıklarına meydan okuyacaktır. Pek çok kişi için bu en zor meydan okuma, hazırlıklarındaki ilk büyük eşiktir.

Kendinizi başkalarına açıklamayın. Sadece yaşamınızda daha derin akımlar olduğunu ve onları takip etmeye çalıştığınızı söyleyin. Kalbinizin içinde daha derin bir hareket var ve bunu takip etmeye çalışıyorsunuz. Onlara yalnız kalmaya, sessizliğe, inzivaya çekilmeye, yeniden değerlendirmeye ihtiyacınız olduğunu söyleyin. Ve onların ısrarlı sorularına yanıt vermek zorunda hissetmeyin. Onlara cevap vermek zorunda değilsiniz. Kendinizi bunu yapmaya çalışmanın ıstırabından kurtarın.

Bir noktada, Yeni Mesajın sağladığı yolu incelemeye başlamanız gerekecektir: İlme Giden Adımları atmak, Büyük Topluluğun Bilgeliğini okumak ve Büyük Topluluk Ruhaniliği hakkında bilgi almak gibi. Bu sizin için yiyecek gibi olacak, kalbiniz için yiyecek, ruhunuz için yiyecek.

Buna şimdi ihtiyacınız olacak çünkü bu size güç verecek ve yaşamınızın daha büyük hareketini doğrulayacak. Ona daha büyük bir netlik, daha büyük bir tanım kazandıracak ve size döndüğünüz bu köşenin kaderinizi temsil ettiğini ve sadece yaşamdaki bir kaza olmadığını gösterecektir. Bu, şu anda içinizde hareket eden yaşamın ta kendisidir. Ve Yeni Mesaj sizin daha derin doğanızla, şu anda içinizde yavaş yavaş ortaya çıkmakta olan doğanızla rezonansa girecektir. Ve bu da hayatınıza yeni insanlar getirecek, onlar da bir köşeyi dönüyor ve daha büyük bir yolculuğa başlıyorlar.

Burada önemli olan kesin inançlara sahip olmamanızdır. Kesin inançları kabul etmenize gerek yok. Şu anda daha derin bir deneyim arıyorsunuz. Deneyim sizin temeliniz olacak, kesin inançlar değil. Kesin inançlardan kaçıyorsunuz. Daha büyük bir vahiy ve doğal deneyim alanına giriyorsunuz. Dağın dibindeki herkes kesin inançlarla eğleniyor, ancak kesin inançlar bu dağa çıkmanızı sağlamıyor ve etrafınızdaki yaşamın gerçeğini belirginleşeceği şekilde görebileceğiniz daha yüksek bir seviyeye ulaşmanızı sağlamıyor.

Katı inançlar benimsemeyin. Kendinizi güvensiz hissediyorsanız, kendinizden emin değilseniz, sorun değil; bu doğaldır. Açıklamanızın açık olmasına izin verin. Kendinizi yepyeni bir inançlar dizisine bağlamayın. Bu bir hapishane hücresinden diğerine gitmek gibidir. Ah, burası yeni bir yerdir ama durum aynıdır. Ah, bu yeni, heyecan verici ve güven verici ama aynı eski durum.

Adımların size yolculuğun gerçekte ne olduğunu göstermesine izin verin. Bu, teorisyenler, uzmanlar, filozoflar, idealistler, akademisyenler ya da genel halk tarafından anlaşılan bir yolculuk değildir. Bu daha çok mistik bir yol, daha derin bir yolculuktur.

Onun vahiyleri aklın ötesinde gerçekleşecektir, çünkü bu entelektüel bir yolculuk değildir. Aklınız ona uyum sağlamak için büyüyecektir. Ve zamanla birçok şey hakkında daha büyük bir bakış açısı ve daha büyük bir bilgelik kazanmayı öğreneceksiniz. Ancak bu entelektüel bir yolculuk değildir.

Çünkü akıl bir insan icadıdır. Sizi yaratan ve dünyaya gönderen şey bir insan icadı değildir. Yaşamaya ve gerçekleştirmeye yazgılı olduğunuz daha yüce yaşamı ortaya çıkaracak olan şey de bir insan icadı değildir. Ancak tezahür etmesi için insan katılımı, insan bilgeliği, insan yeteneği, insan güveni ve insan sezgisi gerektirir.

Burada Tanrı’nın size her konuda rehberlik edeceğini düşünerek tüm gücünüzü Tanrı’ya teslim etmezsiniz. Bu çok saçma. Burada kendi içinizde kendinizin yaratmadığı daha büyük bir yetki verirsiniz. Ancak bu yetki sorumluluk sahibi olmanızı, dürüst olmanızı ve kendi kararlarınızı vermenizi gerektirir. Gizemli olan şeyleri takip etmenizi gerektirecektir ama çoğu zaman çok pratik şeyler yapmanız gerekecektir.

Eğer bir ilişkiniz varsa ve çocuklarınız varsa, hayatınızda ani hamleler yapmayın. Önce gücü inşa edin. İçinizdeki İlim ile bağlantı kurun. Dinlemeyi öğrenin. İnzivaya çekilin. Doğal eğilimlerinizi takip edin. Gizemin sadece bir kısmını eşinizle ya da kocanızla paylaşın, çünkü onlar anlayamayabilir. Size bu zamanı ve bu güveni vermelerini isteyin, çünkü her şey kalbinizde ortaya çıkıyor.

Görev ve sorumluluklarınızı sürdürün ama içinizdeki İlmin varlığıyla birlikte olmak için zaman ayırın. İlme Giden Adımları atmak, İlme Giden Adımları çalışmak ve kendinizi onların size daha büyük hakikatlerini ifşa edebilecekleri bir konuma yerleştirmek için zaman ayırın.

Çocuklarınıza, dinledikleri takdirde onlara rehberlik edecek ve onları koruyacak daha büyük bir güç olduğunu söyleyin. İçgörülerinizi onlarla paylaşın. Ancak her şeyi paylaşmaya çalışırken çok ileri gitmeyin, çünkü güç oluşturmaya çalışıyorsunuz ve her şeyi paylaşmaya çalışırsanız gücünüzü başkalarına vermiş olursunuz.

Burada çocuklarınız veya yaşlı bir ebeveyniniz dışında başka insanlarla ilgilenmeye çalışmayın, çünkü kendi içinizde güç kazanıyorsunuz. Enerjinizi korumayı öğreniyorsunuz. Şimdi oruç tutuyorsunuz, kendinizi her yere vermekten alıkoyuyorsunuz, kendinizi yedekte tutuyorsunuz.

Evli ve çocuklu iseniz, birincil ilişkileriniz hakkında ani kararlar vermeyin, çünkü çoğu durumda bu erken olacaktır. Buradaki bir evlilik büyük ölçüde zorlanacaktır. Devam edip edemeyeceği, şu anda tespit edemeyeceğiniz birçok şey tarafından belirlenecektir.

Göreviniz içinizdeki İlmin ortaya çıkışını takip etmek, buna sadık kalmak, alıcı olmak, kendinizi içeri çekmek, içinizde büyük bir ortaya çıkışın gerçekleşmesi için gereken zamanı ayırmaktır. Ve sabırsız olmayın, çünkü o kendi zamanı içinde ortaya çıkacaktır. Henüz gerçekleşmekte olan şeyin büyüklüğünün ya da gelecek için ne kadar büyük olasılıklara sahip olduğunun farkında değilsiniz.

Etrafınızdaki etkileri sınırlayın. Dünya hakkında büyük yargılara sahip olduklarını ilan edenlere karşı sessiz olun. Bu noktada tartışmaya girmeyin. Başkalarıyla çekişmeyin. Sorunları tartışmayın. Fikirlerinizi ileri sürmeyin. Bu şu anda önemli değildir ve sizin için ters etki yaratacaktır.

İlmin gücü ve varlığı içinizde ortaya çıkıyor. Bu en önemli şeydir. Kendi içinizde güçlü ve içsel olarak yönlendirilmiş olmayı öğreniyorsunuz. En önemli şey budur. Görevlerinizi sürdürün. Çocuklarınızın geçimini sağlayın. Ama bunu en önemli şey olarak tutun. Nihayetinde en büyük ilişkiniz Tanrı’yla olan ilişkinizdir. En büyük sorumluluğunuz, yanıt vermeniz, takip etmeniz ve ifade etmeniz için Tanrı’nın içinize yerleştirdiği İlim’e karşıdır. Bu eşsiz bir özgürlüktür, ancak büyük bir içsel güç ve hoşgörü gerektirir.

Bunlar başlangıç adımları için kılavuzlardır. Bunun ötesinde, yaşamınızın Dört Sütununu – İlişkiler Sütunu, İş Sütunu, Sağlık Sütunu ve Manevi Gelişim Sütunu – inşa etmeyi öğrenmelisiniz. Büyük Topluluğu öğrenmelisiniz. Zihinsel çevre hakkında bilgi edinmelisiniz. İlişkiler ve yüksek amaçlar hakkında bilgi edinmelisiniz. Bunların hepsi sizi bekliyor. Ama önce temeli inşa etmelisiniz, çünkü bu temel olmadan, Tanrı’dan Gelen Yeni Mesajın içerdiği bu vahiylerin daha büyük anlam, önem ve uygulamalarına nüfuz edemezsiniz.

Temel çok önemlidir ve büyük bir sabır ve tahammül gerektirir. İşte bu sabır ve tahammül, bağlılığınızı aklınızdan ve başkalarının öğütlerinden uzaklaştırarak içinizdeki daha büyük bir güce, İlmin gücüne, Tanrı’nın gücüne kaydıracaktır. Bu gücü asla tam olarak kavrayamayacaksınız. Onu asla kendiniz için talep edemezsiniz. Asla onun efendisi olamayacaksınız. Onu asla başkalarından daha iyi olmaya çalışmak için kullanamazsınız. İstediğinizi elde etmek için kullanamazsınız. Zenginlik, güç ve zevk kazanmak için kullanamazsınız. Sadece onu takip etmeyi ve sizin için her zaman hazırlanmış olan dağa doğru büyük yolculuğu öğrenebilirsiniz.