İngilizce konuşulan orjininal vahyi dinleyin:
İndirin (indirmek için sağa tıklayın)
Tanrı’nın Elçisine vahiy edildiği üzere
Marshall Vian Summers
18 Kasım 2009
Londra, Birleşik Krallık
Bu kayıt hakkında
Bu ses kaydında duyduğunuz Melekler Meclisinin Marshall Vian Summers vasıtasıyla konuşmasıdır.
Burada, kelimelerin ötesinde var olan, Tanrı’nın orjinal iletişimi, dünyayı gözeten Melekler Meclisi tarafından insan diline ve anlayışına çevrilmiştir. Melekler Meclisi daha sonra Tanrı’nın mesajını Elçi aracılığıyla iletir.
Bu harikulade süreçte Vahyin Sesi tekrar konuşuyor. Kelime ve Ses dünyada. Tarihte ilk kez sizin ve dünyanın tecrübe edebilmesi için sözlü vahyin özgün kayıtları mevcut.
Vahiy armağanını alanlardan olasınız ve O’nun benzersiz Mesajı’nı kendinize ve hayatınıza kabul edecek kadar açık olasınız.
Okuyucuya not:
Bu çeviri, orijinal İngilizce metni çevirmek için gönüllü olan Yeni Mesaj öğrencileri tarafından Derneğe sağlanmıştır. Bu çeviriyi, insanların bu yeni formda kendi dillerinde bir araya getirme şansı bulabilmeleri için bu ilk haliyle dünyaya sunuyoruz.
Hayatın, bu dünya var olmadan önce, bildiğiniz şekliyle bu dünyada va rolmadan önce, siz biçimlenmeden ve bu dünyada bir birey olmadan önce bir kökeni vardı.
Yaşamın alternatifi yoktu, eksiksiz, bütün, meşgul, tüm Yaradılış, muhteşem, kelimelerin ve ifadelerin ötesinde, en saf haldeki yaşam sayısız ifadede, yaratıcı ama uyumlu, şu anda içinizde hala var olan, zihninizin derinlerde var olan yaşam.
Ama bir Ayrılık vardı ve Ayrılık, duyularınızın size bildirdiği apaçık evreni yarattı. Yaratılışın alternatifi olmadığı için, Tanrı, Ayrılığı seçecek tüm canlılar için, yaratılıştan ayrı yaşamanın, öğrenmenin ve küçük zevklerin ve büyük zorlukların tadını çıkarmanın bir yeri olan apaçık evreni yarattı.
Tanrı, genişleyen bir evreni, sayısız yaşam formu ve akıllı yaşam formlarıyla dolu, gelişen ve aynı zamanda geri dönen bir evreni ortaya çıkaran biyolojik ve jeolojik güçleri harekete geçirdi. Çünkü sonuçta Yaratılışın alternatifi olamaz.
Durduğunuz yerden, tezahür eden yaşamdan başka bir alternatif yok gibi görünüyor ve Yaratılış çok uzak ve gelip geçici bir gerçeklik gibi görünüyor. Yaradan, ayrılanların bu evrende yaşaması için fiziksel yaşamı yarattı. Duyarlı yaşamın bu arenaya girebileceği ortamı yaratmak, sizin zaman anlayışınıza göre çok uzun zaman aldı. Çünkü zaman Tanrı için hiçbir şeydir, ve sizin için her şeydir.
Bu akıllı yaşamın yaşayacağı evrendeki dünyalar yaşanabilir ve oturulabilirdir, ancak zordur, çünkü Ayrılık zordur. Şimdi, hayatta kalmanın, tedarik etmenin ve başkalarıyla -kendi türünüz ve biçiminizden başkaları ve çok farklı tür ve biçimdeki başkalarıyla- çekişme ve çatışmaların sorunlarını sürekli olarak çözmeyi öğrenmek zorunda kalacaksınız. Ayrılık mutlu ya da kolay olmayacaktı. Sorunlu olurdu. Evet, büyük zevkleri olurdu ama kısa ömürlü olurdu, çünkü Yaratılışın [kalıcı] bir alternatifi yoktur.
Fiziksel evren Yaratılış’a bir alternatiftir ve bu yüzden değişiyor ve hareket ediyor, çünkü bir başlangıcı, ortası ve sonu var. Siz Yaratılışın büyük aralığının ortasında bir yerdesiniz.
Yaratılışın sadece çok küçük bir kısmı apaçık yaşamda yer alır. Ama sizin için, elbette, olması gerektiği gibi, uçsuz bucaksız ve akıl almazdır. Bunun kapsamını ve büyüklüğünü aklınızın kavraması mümkün değildir.
Ama bu zamanda dünyadaki yaşamınız hakkında anlamanız gereken bazı önemli şeyler var – neden buradasınız ve en önemlisi, şu anda içinizde yaşayan, sizi gerçekte olduğu gibi ve her zaman olduğu gibi Yaratılış’a bağlayan şey nedir.
Gerçekten bir kökeniniz yok çünkü siz Yaradılışın bir parçasısınız. Bir köken ancak zaman bağlamında ve biçim bağlamında anlamlı olacaktır. Ama siz zamanın ve biçimin ötesinden geliyorsunuz ve bu yüzden özünde bir kökeniniz yok. Kökeniniz olmadığı için, son noktanız da yok. Sonsuz ve eksiksiz olan, zihninizin daha derin bir bölümünde ikamet eden parçanız bu gerçeklikte yaşıyor.
Yani şimdi iki zihniniz var. Dünya tarafından koşullandırılmış ve dünyadan etkilenen dünya zihnine, dünyanın izlenimleri ve etkileriyle ve onun karşısında kendi tepkilerinize ve kararlarınızla dolu bir zihne sahipsiniz. Ama daha derindeki zihin hala Yaratılış’a bağlıdır.
Tanrı’nın Yeni Vahiyinde buna İlim denir – burada ilim, daha derin zihin, Ayrılığın parçası olmayan zihin anlamına gelir. Bu derin zihin ile sizin yüzeysel veya dünyevi zihniniz arasındaki fark, Yaratılış ve Ayrılık arasındaki farktır. Tanrı’dan tamamen ayrılamazsınız. Ayrılmayan parçanız İlimi temsil ediyor. Ayrılan parçanız ruhunuzu temsil ediyor.
Şimdi, farklı gibi göründüğünüz, bireysel, yaratıcı, ancak gerçek bir temeli olmayan, yalnız ve ilişkiler kurmak için mücadele eden, muazzam bir zorluk dünyası ile karşı karşıya olan, şimdi bu durumda varoluşun sorunlarını çözmek zorunda olduğunuz bir dünyadasınız.
Ama İlim sizinle ve içinizde olduğundan, bir görev için buradasınız. Sadece ilim onun ne olduğunu, nasıl elde edilebileceğini ve kimleri kapsayacağını bilir.
Bunun sizin fikirlerinizden, görüşlerinizden ve bunun ne olabileceğine dair inançlarınızdan ne kadar da farklıdır. Evet, belki de hayatınızda daha büyük bir şey olduğunu, Varlığınızda ve varoluşunuzda kalıcı bir şey olduğunu, bu hayattan önce ve bu hayatın ötesinde bir varlığınız olduğunu hissediyorsunuz.
Ancak bu basit tanımanın ötesine akıl, dünyevi akıl gidemez. O kadar ileri veya o kadar geriye gidemez çünkü sadece formda ve hareket halinde olan şeyleri anlar. Kökeninizin ve son noktanızın olmadığı gerçeği, onun akıl yürütme yeteneklerinin tamamıyla ötesindedir.
Ne olduğunuzu düşünürseniz düşünün, dünyevi zihninizin yapısı ne olursa olsun veya kendinizi yerler, insanlar ve şeylerle nasıl tanımladığınız da önemli değil, daha büyük bir birliktelik içinizde yaşar.
O halde bu sizin umudunuz ve kaderinizdir, memnuniyet ve kurtuluş vaadinizdir. O dünya tarafından değiştirilmemiştir. Dünya tarafından bozulmamıştır. Dünya tarafından küçültülmemiştir. Dünya, İlmin gücünü ve mevcudiyetini kısıtlar ve buradaki ifadesini sınırlar, ancak gerçekliğini değil.
Yaratılış ve evrim arasında bir çelişki yoktur, çünkü Tanrı evrimi, Ayrılıktaki herkes geri dönüş yolunu bulabilsin diye yarattı. En günahkar, en korkunç ve en ahlaksız olanlar bile, Yaratılış’ın alternatifi olmadığı için geri dönüş yolunu bulacaktır. Cehennem ve muhtemelen hayal edebileceğiniz Cehennemin tüm boyutları bile, şeylerin daha büyük düzeninde yalnızca geçicidir.
Tanrı’nın gücü, çekimi ve çağrısı içinizdedir, zihninizin yüzeyinin derinliklerindedir. Ayrılık amacı değil fakat bir iştirak amacı olan, Ayrılığınızı geri alma ve sizi ondan kurtarma gücüne sahip olan ve böylece size gücü, kendinize güveni ve yalnız olmadığınız gerçeğini size geri veren bu daha büyük amacın hatırası ile birlikte doğdunuz.
Artık bir amaç için dünyadasınız, kendi amacınız için değil, ama siz gelmeden önce size verilmiş olan bir amaç için, bu zamanlarla ve dünyaya gelmekte olan Büyük Değişim Dalgalarıyla ilgili bir amaç için
Rol yapabilirsiniz. Kendine takıntılı halde kalabilirsiniz. Her günün her anını meşgul edebilir ve her gece rüya görebilirsiniz, ama gerçekten bu daha büyük amaçtan ve içinizdeki Tanrı’nın gücünden ve çağrısından kaçıyorsunuz.
Kökten bahsettiğimizde, başı, ortası ve sonu olandan bahsediyoruz. Bu yaşamdaki fiziksel varlığınızın kökeninin bir başlangıcı, bir ortası ve bir sonu vardır. Milletinizin kökeninin bir başı, ortası ve sonu vardır. Bu dünyanın fiziksel bir yer olarak kökeninin bir başlangıcı, bir ortası ve bir sonu vardır, ancak zaman kapsamında bu çok uzundur. Gözünüz, kulağınız ve dokunuşunuz ile olabildiğince algıladığınız evrenin bile bir başı, ortası ve sonu vardır.
Bu, Büyük Camia’nın ilahiyatıdır, evrendeki tüm yaşamın ilahiyatıdır, sadece küçük bir dünyadaki küçük bir ırkın ilahiyatı değil.
Şimdi insanlığa veriliyor, çünkü insanlık bu Büyük Camia yaşamında ortaya çıkıyor ve Büyük Değişim Dalgalarının yarattığı ciddi tehlikeyle karşı karşıya – dünyadaki çevresel çöküş ve insan ailesi için yaratacak tüm problemlerle.
Bu nedenle, yalnızca sizi değişimin Büyük Dalgalarına hazırlamak için değil, aynı zamanda evrendeki maneviyatın doğası ve var oluşunuzun daha büyük resmi hakkında sizi eğitmeye başlamak için Yeni bir Vahiy verilmeli, böylece çok daha büyük bir gerçeklik içinde yerinizi bulabilmeniz için.
Dünyada size bu teolojiyi verebilecek hiç kimse yok, çünkü Dünya’da evrendeki yaşamın gerçekliğini anlayan kimse yok. Dünya üzerinde size Büyük Camia hakkında bilgi verebilecek kimse yok, çünkü onlar nereden bilecekler?
Sadece tüm yaşamın Yaratıcısı’ndan gelen Yeni bir Mesaj, daha önce insanlığa hiç açıklanmayan, ancak insanlığın şimdi sınırlarının ötesindeki yaşamla karşılaşması için hazırlaması ve dünyaya gelmekte olan Büyük Değişim Dalgalarıyla yüzleşmek ve onları yönlendirmek için size vizyon ve güç vermesi gereken şeyleri size gösterebilir.
Ben görünür menzilinizin ötesinden konuşuyorum çünkü Yaratılış için konuşuyorum. Birçoğunuz gibi, hepimiz daha önce bu dünyada ve diğer dünyalarda yaşadık.
Teolojileriniz çok dar ve maneviyatınızın anlamını ve onun gerçekten kapsadığı zamanın kapsamını kapsayamayacak kadar sınırlı. Ama herkesin bir başlangıç noktası olmalı. Ve herkes Yaradan’ın lütfuna sahip olmalıdır ve Tanrı’ya giden çok farklı yollar sağlanmıştır. Ve hepsi zamanla insanlar tarafından değiştirilmiş ve başkalaştırılmıştır.
Artık Büyük Camia’nın ilahiyatını öğrenmenizin zamanınız geldi. Bunu öğrenmezseniz, yaşam anlayışınızda ilkel, tecrit edilmiş ve cahil, batıl ve budala bir ırk olmaktan asla öteye geçemezsiniz. İşte bu yüzden dünyada Yeni Vahiy var, görüyorsunuz ya. Ve bu yüzden insanlığın daha önce aldığı hiçbir şeye benzemiyor.
İnsanlar bunu anlamayacak. İnsanların kafası karışacak. Bazı insanlar öfkelenecek ve gözü korkacak. Ancak Tanrı’nın Vahiyi, insanların beklentilerini karşılamak için verilmemiştir.
O insanlığı kurtarmak için verilmiştir. İnsanlık, Büyük Değişim Dalgaları karşısında yok olabilir. İnsanlık, akıllı yaşamın Büyük Camiasıyla, insan olmayan ve insan ruhuna değer vermeyen bir Büyük Camia ile karşılaştığında yok olabilir.
İşte bu yüzden bir Yeni Vahiy var. Bu yüzden şimdi idrakiniz daha geniş olmalı. Daha önce hiç düşünmediğiniz şeyleri düşünmeye, gerçek bir anlayışta yeri olmayan yaptığınız ayrımları yıkmaya ve yeni anlayışın ortaya çıkması için yapılması gereken yeni ayrımlar yapmaya başlamalısınız. İnsanların bunu öğrenmesi uzun zaman alacak ama birkaç kişi öğrense bile bu bir başlangıçtır.
Bugün dünyada Ruh’un kendi içlerinde hareket ettiğini hisseden, yeni bir realiteye ve Yeni bir Vahiy için hazırlanan birçok insan var. Dünyanın geleneklerinde kendilerine yer bulamamışlardır. Yeni bir şeyin ortaya çıkmasını bekliyorlar. Gelecekte yaşıyorlar çünkü şimdiki yaşamları daha derin özlemlerini veya daha büyük birlikteliklerini açıklayamıyor. Eğer Yeni Vahiy’i keşfedebilirlerse, bu onların varoluşlarına açıklık ve anlam katacak ve sorularına cevap verecektir – görünürde olası bir cevabı olmayan ve sadece yaşayabilecekleri sorularına.
Bu zamanda dünyaya geldiğinizi ve her birinize daha büyük bir amaç verildiğini bilmeniz önemlidir – var olduğu gibi dünyaya hizmet etmek ve insanlığın bir geleceği olması ve insan ailesinin evriminin daha büyük bir başarı olasılığı ile devam edebilmesi için dünyaya geleceğe hizmet etmek.
Yaratılış hikayelerini ve dünyanın sonu fikirlerini aşmanın zamanı geldi, çünkü gerçeklik bunların çok ötesinde mevcuttur. Şimdi gökyüzüne bakmanın, evrenin büyük genişliğini tefekkür etmenin ve eğer açık ve kesinlerse, temel inançlarınızı ve fikirlerinizi yeniden gözden geçirmenin zamanıdır.
İnsan maneviyatı bu dünyayla ve bu dünyadaki yerel bölgelerle ve o bölgelerin, o ırkların ve o halkların tarihiyle sınırlandırılmıştır. Ancak Büyük Camia Maneviyatı, tüm evrenin maneviyatıdır. Tanrı tüm evrenin Tanrısıdır—sizden oldukça farklı sayısız ırktan oluşan, akla gelebilecek her aşamada pratik, fiziksel ve ruhsal evrimi temsil eden bir evrenin Tanrısıdır. Gelecekte karşılaşacağınız şey budur. İşte bu yüzden ilkel fikirlere sahip ilkel insanlar olamazsınız. Siz de büyümeli ve genişlemelisiniz çünkü hayat şimdi sizden bunu gerek duyuyor.
Vahiyler gelmeli ve çok uzun bir süre boyunca insanlığa hizmet edecek kadar büyük, yeterince büyük olmalıdırlar. Dünyanın tüm büyük geleneklerinin daha büyük bir ifade panoraması bulduğu yer burasıdır. İşte burada niyetlerinin birliği fark edilebilir ve aralarındaki tüm farklılıklar -anlayış farklılıkları, manevi uygulama ve vurgu farklılıkları ve öğretmenleri, liderleri ve Elçileri arasındaki farklar- çekilir ve onların daha büyük varlığı ve niyeti
ortaya çıkmaya başlar.
Bütün dinlerin gayesi sizi İlme getirmektir. Çünkü Bilgi size rehberlik etmek, sizi korumak ve sizi dünyaya hizmet ederek daha büyük bir yaşama yönlendirmek için buradadır. Herhangi bir inanç veya gelenekten olun, durum budur.
Tanrı’ya dua edebilirsiniz. Tapınakta, camide veya kilisede dizlerinizin üzerine çökebilir ve secde edebilirsiniz. Ancak, yerine getirmeniz amaçlanan Tanrı’nın İşini gerçekleştirmeye başlayana kadar, manevi gerçekliğinizin gerçek doğasını anlamayacaksınız.
Bu şeyler vardır, ama yeniden öğrenilmeleri gerekiyor, çünkü Ayrılık, tezahüründe kör edici, kafa karıştırıcı ve ezicidir. O da bir sonu olsa da kalıcı gibi görünen bir gerçekliktir. Ama evrenin bitiş zamanı sizin zaman kavramınızın o kadar ötesinde ki sizin için sonu yoktur. Hayatınız kapsamında, sonu yoktur.
Bu nedenle, bu öğretiyi ve zihninizin zincirlerini, kısıtlamalarını ve sanrılarını aşmasına izin verecek hazırlığı kabul edin, böylece o içinizdeki İlim gücüne hizmet edebilir ve İlim için bir engel teşkil etmez.
Çünkü zihniniz bir iletişim aracıdır. O sizin gerçek Benliğiniz ve doğanız değildir. Akıl, güçlü bir iletişimci ve güçlü bir yönlendiricidir. Geminize rehberlik etmek için buradadır. Ama bu geminin kaptanı sen olmalısın ve hazırlığın başlaması gereken yer burasıdır. Sizi neyin sınırladığına ve neyin yaşamınızı genişlettiğine, neyin sizi İlmin gücüne ve varlığına götürdüğüne ve neyin bu varlığı inkar ettiğine ve ondan uzaklaştırdığına bakmanız ve görmeniz gereken yer burasıdır.
Kökeniniz yok, bu yüzden ruh ölemez. Ancak ruh cehennem gibi bir durumda yaşıyorsa, çektiği acının sonu yok gibi görünüyor. O Ayrılık gerçekliğinde bir tutsaktır. Bu Ayrılığın bir sonu var. Ama bu hayatın kapsamının çok ötesindedir, bu dünyada yaşama, hatta şekil alma ihtiyacının ötesine geçtiğinizde bile farklı kapasitelerde uğrunda çalışacağınız bir sondur.
Bu nedenle Cennet ve Cehennem kavramları ilkel kavramlardır ve gerçeklikle hiçbir ilgisi yoktur. Form alma ihtiyacını aşmayı başarırsanız, geride kalanlara hizmet edeceksiniz. Böylece hizmetiniz büyüyecektir. Tanrı başarılarınızı boşa harcamaz, ancak onları gelecekte onlara ihtiyaç duyan ve onlara güvenecek başkalarına hizmet etmek için kullanır.
Bu nedenle Cennet ve Cehennem kavramları ilkel kavramlardır ve gerçeklikle hiçbir ilgisi yoktur. Form alma ihtiyacını aşmayı başarırsanız, geride kalanlara hizmet edeceksiniz. Böylece hizmetiniz büyüyecektir. Tanrı başarılarınızı boşa harcamaz, ancak onları gelecekte onlara ihtiyaç duyan ve onlara güvenecek başkalarına hizmet etmek için kullanır.
Burada dini olan her şey Yeni Vahyin Işığında yeniden ele alınmalıdır. Burada, sizin aklınız olmadığınızı ve Tanrı’nın dünyadaki Mevcudiyetinin ve Niyetinin mahiyetini tek başına aklın kavrayamayacağını anlamalısınız. Bu ancak Vahiy, tüm dünyaya verilen Vahiy ve bir birey olarak yaşamınızda gerçekleşmesi gereken, sizi İlim’in gücüne ve varlığına getiren, düşünce ve anlayışınızın sınırlarını gösteren Vahiy ile olabilir.
Bu, sizi özgürleştirmek, güçlendirmek ve size dünyadaki amacın gücünü vermek için bir armağandır. Ama yolda o kadar çok şey var ki, çok derinlere inen inançlar ve varsayımlar var. İnsanlar tüm kariyerlerini inançlar ve varsayımlar üzerine inşa ettiler. İnsanlar kimliklerini inanç ve varsayımlara dayandırırlar.
Bu kapılar açılıp yeniden gözden geçirilmelidir. Bu cesaret ve metanet gerektirir. Çünkü insanlık, Büyük Değişim Dalgalarına, azalan bir dünyada yaşamaya hazır değil – azalan kaynaklar dünyası, çevresel kısıtlamalar dünyası. İnsanlık, şu anda hayal edebileceğinizden çok daha zorlu olan evrendeki yaşamın gerçeklerine hazır değil. Bu nedenle Yeni Vahiy şimdi verilmeli ve insanlığın anlayışının bu yüzden gelişmesi gerekiyor. İnsan birliği ve işbirliği, yüksek bir prensipten değil, gerçekten hayatta kalmak ve yaratmak için inşa edilmeli ve kurulmalıdır.
Kimin bilge olup olmadığını, kimin Vahiy’e cevap verip vermediğini, kimin kalbi açık kimin olmadığını, kimin kendi fikirlerine ve toplumlarının fikirlerine meydan okuma cesaretine sahip olduğunu ve kimin olmadığını gelecekte göreceksiniz. Vahyin Işığında, tüm bunlar açığa çıkacak, çünkü gelecek açığa çıkarken hiç kimse geçmişte yaşayamaz.
Bütün hayatın Yaratıcısı, insan ruhunu ve dünyadaki bütün insanları sever, dinleri olsun ya da olmasın, bilge olsun ya da akılsız olsun, günahkâr olsun ya da erdemli olsun. Sadece onları kurtarmak için yapılması gereken iş miktarını zamanında değiştirir. Ama Tanrı için zaman hiçbir şeydir. Sana göre zaman, olması gerektiği gibi, olduğu gibi her şeydir.
Kaderiniz Büyük Camia’dadır. Tecritiniz bitti. Dünyanın kaynaklarını tüketiyorsunuz. Evrende özgür olmak için kendi kendinize yeterli olmalısınız, birlik içinde olmalısınız ve çok sağduyulu olmalısınız. Bunlar, evrendeki tüm özgür ırkların gereksinimleridir. Ancak bu, insan anlayışında ve insan davranışında büyük bir değişiklik ve geçmişinizden ve geçmiş inançlarınızın sınırlarından büyük bir kurtuluş gerektirecektir.
İnsanlar çok isteyerek değişmezler, bu yüzden bu zaman alacaktır. Ancak zaman, hazırlanmak için fazla bir şeyiniz olmayan şeydir. Bu yüzden dünyada Yeni Vahiy vardır. Bu yüzden insanlık için bir hazırlık var. Herkes hazırlanmak zorunda değil. Ancak insanlığın içinde bulunduğu çıkmazı ve büyük fırsatlarını gerçek anlamda kavramaya başlaması için tüm uluslarda ve inanç geleneklerinde yeterince insan hazırlanmak zorundadır.
Dünyada bundan daha önemli bir şey yoktur, çünkü değerli olan her şey gelecek büyük zorluklar karşısında kaybedilebilir. Bu nedenle, bir birey olarak sizin için ve insan ailesi için Yeni Vahiy’den daha önemli bir şey yoktur.
ilim ile, nasıl ilerleyeceğinizi bileceksiniz. İlim olmadan, gelmekte olan büyük sınavlar ve belirsizlikler karşısında artan bir hüsran, şaşkınlık ve umutsuzluğa gireceksiniz. Bu, Tanrı’nın insanlık için kehanetidir. Tanrı’nın Elçisi bunu sağlamak için buradadır.
Bugün dünyada binlerce manevi öğreti var ama sadece bir Elçi var. Tanrı’dan gelen tek bir Yeni Mesaj vardır. Bunu kabul etmiyorsanız, cevabın nihayet verilmiş olmasından ve bunun sizden büyük şeyler ve daha büyük sorumluluklar gerektireceğinizden korktuğunuz içindir.
Kimin cevap verebileceğini ve kimin veremeyeceğini ve insanların insan ailesini kurtarma vaadi olan şeyi reddetmek için sunduğu tüm nedenleri göreceksiniz. Işık, karanlığı ve orada saklı olan her şeyi ortaya çıkarır. Işık, saklı olanı, gizleneni, başka adlarla yanlış olarak adlandırılanı açığa çıkarır. Bu Vahiy zamanında, neyin doğru neyin yanlış olduğunu göreceksiniz. Ve ayrımlar netleşecek.
O halde İlmin gücünün ve varlığının sizinle olduğuna büyük bir inancınız olsun. İçinizde bozulmadan kalır. Zihniniz karışık, korkmuş ve sınırlayıcı ve yanlış fikirlerle doludur. Ama İlimin gücü seninle. Bu nedenle, koşullarınıza ve günün zorluklarına rağmen hayatınız büyük umut vaat ediyor.
Hazırlık zorlu, çünkü özgürlük kazanılmalıdır. Sadece varsayılamaz. İçinizde güçlenmesi için onu inkar eden şeyden vazgeçmelisiniz. Bu insandan bir taleptir. Bu sadece bir teselli değil, bir gerekliliktir.
O halde, Yaratılışın Gücü adına konuşan Sesi duyun – sizinkinden daha büyük bir Ses, bir bireyin ötesinde bir Ses, dünyada büyük bir Varlık ve Hiyerarşi için konuşan bir Ses, tanımlayamayacağınız bir Ses, geleneklerinizin bir parçası olmayan bir Ses. Ama geçmişteki büyük özgürleştiricilere ve Elçilere konuşan bu Ses, böyle bir Ses, onları mevcut anlayışlarının ötesine götüren ve onları ellerinden geldiğince halklarına bunu sağlamaya hazırlayan Ses’tir.
Bu büyük çağrıya cevap verin, hayatınız hareket etmeye başlayacak ve hatalarınız ortaya çıkacaktır. İnsanlara, yerlere ve şeylere olan bağlılığınızı, doğal ve temel bir eylem olarak ve daha derin deneyiminizle uyumlu olarak değiştirmeye başlayacaktır.
Tanrı sizden yalnızca kendi içinizde ve diğer insanların içindeki doğru olana dönmenizi ister. Muhteşem ya da tamamen saf ya da kusursuz olmanıza gerek yok, çünkü bu olmayacak. Aranızdaki en büyüklerin bile şüpheleri ve çekingenlikleri olacaktır.
Anlayışınız bu olsun.